Kahvebaz “Filtre Kahve mi Espresso mu?” sorusuna yanıt aramak için Bursa’da tanınmış bir kafedeydi. Görevliler mekan sahibinin kahveye olan özel ilgisi nedeniyle, kahvelerin özel çekildiğini ve kavrulduğunu, dahası bir ay geçmeden tüketildiğini ifade etmişti. Bakalım böylesi güzel bir girişten sonra Kahvebaz nasıl bir değerlendirme yapacaktı…

Peki Filtre Kahve mi Espresso mu

Masaya birer fincan “Filtre Kahve” ve “Double Espresso” geldi. Filte kahveye taze bir dilim Tiramisu, espressoya da taze bir dilim Portakallı Cheesecake eşlik ediyordu. Ancak her iki fincanın tabağında da çıtır çıtır tarçınlı kurabiyeler hazırdaydı. Ortamı hemen saran koku tabi ki Espressoya aitti. Espressonun tadı daha gövdeli, kokusu aroması daha belirgindi. İçerdiği kafein miktarı espressoya göre daha fazla olmasına rağmen, filtre kahvenin içimi daha yumuşaktı. Kahvelerin çok fazla kavrulmamış olması koku ve aromayı muhafaza etmişti. Kahvebaz espressoyu “Double” olmasına rağmen kısa sürede bitirirken, filtre kahve muhabbete eşilik etmeye devam ediyordu. Filtre Kahve daha uzun içimliydi, ancak espresso kadar doyurucu ve tatmin edici değildi. Yanında gelen tatlılara filtre kahve daha iyi eşlik ederken, Espresso daha “Bencil” davranıyordu. “Ortamda ben varsam başkasına ne gerek var !” havasındaydı adeta.

Kahvebaz değerlendirmesini yaptı. Eğer kahveye çok susamışsa, espresso; muhabbete çok susamışsa filtre kahveyi tercih edeceğine karar verdi. Espresso’nun yanında küçük bir kurabiye olabilirdi ama pasta, kek gibi tatlılar ya da başka yiyecekler fazla geliyordu.

Son söz olarak Kahvebaz dedi ki;